“Arabanın tekeri kırıldıktan sonra yol gösteren çok olur” evine hırsız girilen Nasrettin Hoca’ya şu önlemi almış mıydın, bu tedbiri uyguladın mı? Mealindeki serzenişlere Hoca Nasrettin’in “Beyler hırsızın hiç mi suçu yok? Değişi aklıma geldi, şu Lefke’nin başına gelenleri gördükten sonra.
Beyler, Sayın Yetkililer; Lefke Yönetim Kurulu’nun son yayınladığı basın bildirisindeki düşüncelerinde hiç mi haklı tarafları yok?
Adamlar;
• Bazı Lefke düşmanı basın çevreleri diyerek hepimizi ayni kefeye koymaktan imtina etmediler mi?
• Hakemin Kaleci Mehmet’in sakatlanmasına şu veya bu nedenden dolayı, duyarsız kaldığı yanlış bir değerlendirme midir?
• Hakem; yaralanmaya neden olan pozisyonu yanlış değerlendirmedi mi? Bu pozisyonda Faul düdüğü çalınmaz da hangi pozisyonda çalınır söyler misiniz?
• KTFF yetkililerinin köy zihniyeti (bakkal usulü) ile Futbol Federasyonu’nu yönettiği doğru değil mi?
Vurup öldürelim ama sözlerini de dikkate alalım. Savunmanın sözlerine kulak verelim, vicdanımızın sesine dinleyerek adaletli olalım…
Güvendiğimiz dağlara kar mı yağdı?
Büyüklerimiz, her olmadık işte hayır var derler!
Umutlarımızı bağladığımız Joreme Champange, FIFA başkan aday adaylığını destekleyecek üye federasyon bulamadığı için adaylıktan çekilmiş…
Aslına bakarsanız bu adaylıktan çekilme filan değil, “YARIS DIŞI” kalmadır. FIFA üyesi 209 Futbol Federasyonundan 5 tanesi bile Champange’nin aday adaylığına destek vermeyince, adaylık da hayalden öte gidemedi.
Düşünebiliyor musunuz sevgili dostlar, 209 üyeden sadece 3’ü destek verdi Sayın Champange’nin aday adaylığına! Bunların bir tanesi de KOP ise ona da şaşırmam, normal karşılarım. Ayni yolun yolcusu değil miydiler?
Bizde, amma Adama güvenip yola çıkmışız ha! Yok, dünya futbolunda söz sahibiymiş, yok, Sepp Blatter’in sağ koluymuş, FIFA Başkanı seçildikten sonra Federasyonumuza büyük katkılar sağlayacakmış da falan filan!
Çalıştığı müesseseden (FIFA) dışlanan, kovulan bir kişi, Dünya futbolunun patronu olacakmış! Hadi canım sizde, güldürmeyin bizi, bu hikâyelere ancak kargalar güler!
Futbolumuzun bugünkü hale gelmesindeki en büyük etken, işte bu tür hayaller peşinde koşmamızdır. Kaç kez yazdık söyledik, bize ne Costakis Koutsokumnis’ten ne de Joreme Champange’den hayır gelmez. Bunlar bize değil, başkalarına hizmet eden şahsiyetlerdir. Verdiğimiz aylık maaş ve harcamalar mı, onlar ‘Garnitür’ den öteye gitmez!
Güvendiğimiz, sığınmayı düşündüğümüz dağlara kar yağdı. Hayallerimiz yok olup uçup gitti. Takke düştü kel göründü, rüya sona erdi. Aslına bakarsanız rüyadan uyanmak, iyiye delalettir. Belki bundan sonra aklımız başımıza gelir, yapmamız gereken işlere öncelik veririz.
Zararın nesrinden dönersek kardır beyler. Bir musibet bin nasihate bedeldir deyimini boşuna söylememiştir atalarımız…
-
-
-
