Tribünlerin çok az ilgi gösterdiği ‘’derbi’’ye sarı kırmızılılar fırtına gibi başladı. İlk 11’e geçtiğimiz haftaya nazaran Burak yerine Sabri ile başlayan Canova, Çetinkaya’nın hücum bölgesinde daha etkili pozisyonlar üretmesini ve Kaymaklı defansını delmesini sağladı. Bu tip maçlarda tecrübe çok önemli. Özellikle Çağrı Kıral’ın eski takımına karşı harika performansı ve Eko ile sağ çizgi koridorunu mükemmel kullanışı Kaymaklı’yı paniğe de soktu.
Maçın kırılma anına kadar yani Mehmet’in kırmızı kart görmesi ve Çetinkaya’nın penaltı golü ile öne geçmesine kadar Çetinkaya’nın bu maçı alacağı bariz belliydi. Ancak Kaymaklı’nın böylesine güçlü bir ekibe karşı 10 kişi kalması pek de kolay bir durum değil açıkçası.
Bir geçen hafta Türk Gücü maçında oynanan, bir de Kaymaklı maçında oynanan oyuna bakıyorum da… Oyuncular aynı oyuncular, top aynı top, formalar aynı formalar.. Demek ki isteyince oluyormuş be arkadaş. Çetinkaya’nın önümüzdeki hafta Doğan karşısındaki maçını da izledikten sonra sarı kırmızılılar hakkında daha rahat yorum yapabileceğim.
Küçük Kaymaklı’ya bakacak olursak, yeşil siyahlıların 10 kişi kalması takımın oyun sistemini bayağı olumsuz yönde etkiledi. Mehmet’in yerine sol bekten Taner’in geçmesi, Taner’in yerine ise orta sahanın beyni Ahmet Can’ın geçmesi, Bayram ve Adal’ın orta sahada yalnız kalmasına neden oldu. Takım zaten genç ve tecrübesiz. Bir de bunun üstüne rakibin Çetinkaya olması forestin işini bozdu. Ancak Küçük Kaymaklı’dan önümüzdeki haftalar adına umutlu olduğumu söyleyebilirim.