banner108
banner81
 Pepsi Kıbrıs Kupası kan revan içerisinde oynanıp sonuçlandı. Ana kucağındaki bebelerin başına su, polislerin kafasına whisky şişelerinin yağdığı organizasyonda futbol dışında her şey vardı…
   Aklını futbol organizasyonu yerine politik manevralara yönlendiren zihniyetin alacağı sonuç ancak bu olurdu elbet! Atatürk Stadı gibi 20 bin kişilik alan, gece maçı oynayabileceğin bir stat dururken 500 kişinin sığabileceği bir bölüme iki takım taraftarlarını küçücük bir stada sokuverirsen olacak olan budur! 
   Böylesi bir atmosferde, mağlup olanın Kupayı kaybedeceği bir ortamda başka ne beklenebilinir ki? Üzüntü, sinir, taşkınlık futbolun mayasında var! Tedbir alınmaz, tarafları birbirinden uzak tutmazsanız böylesi arbedeler kaçınılmaz olur. Bunu bilmeyen mi var? Varmış işte…
   Ya Cumhurbaşkanına, resmi zevata yapılan saygısızlığa ne demeli. Düşünebiliyor musunuz Cumhurbaşkanı kalkar yerine başkası oturur, Başbakan gelir başka bir davetli kalkar O oturur. Pek tabii bu kargaşa saygısızlıktan değil, yersizlikten kaynaklar olgular. Kongre salonu kadar bir bölümde ‘Final’ karşılaşması düzenlersen bunlara katlanmak zorunda kalırsın elbet! 
  Dünkü karşılaşmada yaşanan rezillik ve karmaşadan daha çok şeyler yazılabilir ama yaranın üzerine tuz biber dökmek istemem. Şu kadarını söyleyeyim akıllı sözü dinlemez, burnunuzun dikine gitmeyi sürdürürseniz, başınıza daha çok şeyler gelir, bilmiş olunuz…
   Yenicami’nin 4 – 2 üstünlüğünde sona eren karşılaşmanın analizine gelecek olur isek, Siyah beyazlıların deneyim ve fizik kondisyon üstünlüğü, KUPA’nın Yenicami müzesine gitmesine neden olan en büyük etkendi.
   Karşılaşmanın dörtte üçlük bölümü Yenicami’nin üstünlüğünde geçmesine karşın daha akılcı futbol oynayan Mormenekşe’ydi. İki farklı üstünlük sağlamalarına karşın 78’nci dakikadaki gereksiz penaltıyı yaratmaları, Yenicami’ye yeniden hayat vermesi yanında çökmelerine neden olan olguydu. Bu dakikadan sonra yenilen dört gol  işte bu gelişimin sonucuydu…
   Yazımın başında sözünü ettiğim karmaşa şişelerin yağmur gibi yağdığı, sandalyelerin havada uçuştuğu, insanların can havliyle sağa sola koşmaları, KUPA’NIN yönünün belirlenmesi sonrasına alevlendi. O ana kadar ortalıkta görünenler düzen bozukluğu, karmaşa, toz duman içerisinde ferman okuma telaşıydı sadece. Sözünü ettiğim dakikada ise yan yana oturan iki takım taraftarlarından bir kısmı sevinirken diğeri üzüntüden ne yaptığını bilmez konumdaydı. Böylesi atmosferde ne yaşanacaksa burada da öyle oldu, olacağı oldu! Sille tokatın sayılmayacağı bir atmosfer yaşandı ve müsebbipleri de diğerleri gibi evlerinin yolunu tuttu!!!
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner117

banner68

banner110

banner91

banner92

banner109

banner118

banner70

banner48

banner47

banner111

banner74

banner75