Sertoğlu'nun açıklamasında şu ifadelere yer verdi.
Değerli futbol ailesi; Uzun bir süredir pandemi sebebiyle duran futbol faaliyetlerimizin yeniden başlayabilmesi ile ilgili ortaya konan ve de kulüplerimizin 25 Eylül 2020 tarihinde Olağan Mali Genel Kurul’da kabul edip onay verdiği şartları, 22 Ekim 2020 tarihinde bir kez daha Sağlık Bakanımız Sayın Ali Pilli’ye bizzat ben yazılı olarak elden teslim ettim. Orada edindiğim intiba, özellikle temaslı takip sisteminin kaldırılması ile ilgili olarak ciddi sıkıntıların olduğu yönündedir. Hal böyleyken futbol faaliyetlerinin mevcut sistem içerisinde başlayabilmesi ciddi sıkıntı yaratmakla beraber, başlasa bile tekrar durmayacağı ile ilgili hiçbir garanti de tarafımıza verilmemiştir.
Tüm bu unsurları değerlendirmeye aldığımız zaman ortaya çıkan sonuç şudur; Eğer futbol bu şartlarda ve de mevcut sistemle başlarsa çok kısa bir süre içerisinde durdurulması kaçınılmaz olabilir. Bu bağlamda geniş pencereden bakıldığı zaman kulüplerimiz çok ciddi bir risk ile karşı karşıya kalabilir. Bunun yanında hem toplumsal olarak sağlığımız risk altında olur, hem de futbol kulüplerimiz açısından da ekonomik bir yıkım oluşabilir.
Yaklaşık bir buçuk aydan beridir tüm yazılanları, çizilenleri, yorumları sürekli olarak takip ediyor ve görüyorum. Bu konuda kafamda oluşan resim; arkadaşların bir kısmının futbol üzerinden kahramanlık peşinde olduğu, bir kısmının ise futbol üzerinden maddi çıkar elde etme peşinde olduğu yönündedir. Bir kısım ise gerçekten futbolu ve bu camiayı çok sevdiğinden bu soruna yardımcı olma niyetindedir.
Değerli arkadaşlar; buradan Kıbrıs Türk Futbol Antrenörler Derneği’ne (KTFAD) ve Futbolcular Derneği’ne bir çağrıda bulunmak istiyorum. Eğer gerçekten futbolu çok seviyorsanız, futbol için yanıp tutuşuyorsanız, her şeye rağmen futbol oynama niyetindeyseniz bütün riskleri futbol ailesinin diğer paydaşları ile paylaşmayı da bileceksiniz. Bu hususta tüm yaşananları elde edeceğiniz maddi kazanca bağlamayacaksınız.
Bu konuda sizlere Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu başkanı olarak tavsiyem oturup şu konular üzerinde değerlendirme yapmanızdır.
1) Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin son olarak bize sunduğu mevcut şartlarda; yani 7 gün Lapta Gençlik Kampı’nda, 7 gün de evde yalnız kalmak kaydıyla karantina koşullarında, toplamda 14 günlük karantina sürecinde futbol oynamaya hazır olduğunuza dair karar almanız.
2) Söz konusu yapıda futbolun her an durma riski olmasından dolayı kulüplerin karşılaşacağı risklerin tüm paydaşlar arasında nasıl bölüşülebileceği konusunda değerlendirmelerde bulunmanız.
3) Özel sektörde çalışan futbolcu ve antrenör arkadaşların durumu ile ilgili olarak onlarla da istişare ederek, bu konuda söz konusu arkadaşların nasıl mağdur edilmeyecekleri konusunu netleştirmeniz gerekmektedir.
Ben aylardır yukarıdaki maddelerin hiçbirinin değerlendirildiğini ve konuşulduğunu hiç görmedim. Konuşulan tek şey “futbolumuzu geri verin”. Ben de size diyorum ki; futbol sizin üç beş günlük maceranızdan çok daha değerli ve çok daha toplumsal bakılması gereken bir değerdir. Şunun altını net bir şekilde çizeyim. Tüm futbol paydaşları ile bu günlere getirdiğimiz bu büyük değeri bir kısım maceraperestin bir anlık keyfi için heba edecek değiliz.
Futbol oynanması için gerekli şartların oluşması halinde, o gün hayatımızın bir anlamı olan, çok sevdiğimiz futbolumuzu çıkar ve oynarız.
