Teknik Heyet olarak 14 Ocak 2019 tarihinden itibaren çalıştığımız Küçük Kaymaklı Türk Spor Kulübünden görevimize son verilen 5 Ocak 2020 tarihiyle ayrılmak zorunda kaldık.
Ayrılık süreciyle ilgili yetersiz ve bilgi kirliliği olduğunu düşündüğümüzden dolayı açıklama yapma zorunluluğu hissettik.
Bu işin doğasında var olan başarısız durumlarda görevden alınmaları olgunlukla kabul edebiliriz ancak bahane üretilmesi bizi üzmüştür. Bizlerin teşekkür etmesi gereken birçok insan vardır. Buraya yazarak olayın farklı yere gitmemesi ve olumsuz durumlarda onların hedef olmaması için kendimizde saklı tutuyoruz. Fakat asla hakkını ödenemeyecek Küçük Kaymaklının büyük taraftarına takımda göreve geldiğimiz ilk günden itibaren bizlere gösterdikleri sevgi, saygı ve inançlarından dolayı sonsuz teşekkür ederiz.
KAYMAKLI camiasında yer almak benim ailemden dolayı benim için çok özel bir durumdu ve bu gururu yaşamak hayat boyu benim en özel anlarımdan olacaktır.
Neler yapılıp, neler yapılmadığını biz çok iyi biliyoruz. Sessiz kalmamız iki aydır yapılanları bilmediğimizden değil sadece takımın iyiliği ve daha sıkıntılı anları yaşamaması içindi.
Karakterli her teknik adam, bizi arayarak “takımın bizimle iletişime geçti” bilgisini vermesi bizi üzmüş olsa da asla çalışmamızı etkilemeyerek Küçük Kaymaklı için en doğrusu ne ise onu yaptık. Tüm kamuoyunun bilmesini isteriz ki bizler istifa etmedik, görevden alındık.
Bu süreçten sonra yaratılan bilgi kirliliğinin aksine bizler ne bir takımla anlaştık, ne herhangi bir maçta rakiplere maç bıraktık, ne de öz kaynakta çalışan hocalarımızla kişisel sorun yaşadık. Son 4 aydır her ayrılan yöneticinin tek sebebi olan isim ile bizim ayrılmamızı isteyen yöneticinin yine aynı kişi olduğunu düşünmekteyiz.
Bize sözel olarak görevimize son verilme sebebi as başkana “ sivri dille” konuşmamız olduğu iletildi. Cumartesi gecesi olan bu konuşma sonrası Pazar akşam üzeri 18.30 da sporcu sorumlusu Mustafa Dağaşaner beni evine çağırarak 4 e 1 oyla görevden alındığımızı sözlü olarak iletti.
Daha çok çalışmaktan başka bir şeyi amaçlamadığımızı belirtmek isteriz. Bu görev aldığımız sürece de asla değişmeyecektir. Futbolcu gelişimine verdiğim önemi antrenörlük kariyerimce A takıma çıktığım yolu dikkate aldığımızda daha iyi anlaşılır diye düşünüyorum.
Bizler eğitim ve sporcu gelişimi olduğunda en çok duyarlılık gösteren antrenör grubuyuz ve bu gelenekten gelmekteyiz. A takımlara kattığımız genç oyunculara bakacak olursanız sağlıklı sonuca varabilirsiniz. Çalışmak istememiz bizim görevimize son verilmesine sebep olmuştur.
“ Uçmayı beceremeyenler, kanat kırmayı çok sever “diye hatırlatarak, teknik heyet olarak bir yılımızın gerçek anlamda her gününü harcadığımız bir birinden karakterli ve değerli oyunculardan oluşan Küçük Kaymaklı futbol takımımıza ligin 2. Devresi ve kupa maçlarında başarılar dileriz.
